Kızıl Goncalar mı, Kızılcık Şerbeti mi?

Bu sezon NOW TV’de yayınlanmaya başlayan “Kızıl Goncalar” adında bir dizi var. Dizi bugüne kadar izlediğimiz diziler içinde en farklı olanı. Geçtiğimiz yıl Show TV’de yayınlanan “Kızılcık Şerbeti” adlı diziyle başlayan kutuplaşmanın televizyona girişi bu diziyle devam etti. Dizi kutuplaşmaya farklı bir pencereden bakıyor. Kutuplaşmaya seküler insanlar ile tarikatlar açısından bakıyor. “Kızılcık Şerbeti”nden daha politik bir dizi diyebilirim.

ana-foto.jpg

Kızılcık Şerbeti dizisi içeriğine magazini katarak kutuplaşmayı biraz da ticarileştirerek işledi ve çok ciddi başarı yakaladı. “Kızıl Goncalar” dizisi ise biraz daha ciddi, hatta yer yer daha sıkıcı bir havada geçiyor. Dizi biraz daha tarikatlar üzerinden ilerliyor. Bazen tarikatları gömüyor bazen çaktırmadan emsal gösteriyor. “Kızıl Goncalar” ın yayınlandığı kanal muhalif kimliği ile ön plana çıkan Now TV. Hedef kitle olarak çok doğru bir adres. Hatta bana sorarsanız en doğru adres. Now TV izleyicisi diziye dört elle sarıldı ve Now ana haberden sonra tabiri caiz yorumuyla lokum gibi geldi. Doğru hedef kitleye doğru ürün sunuldu ve dizi pazartesi akşamlarının reytinglerin vazgeçilmez birincisi olur.

Ben ikisini de izliyorum. Şahsen bana “Kızılcık Şerbeti” daha sempatik geliyor. Dizinin içinde espri de var, didaktik sahneler de var. Seküler ile muhafazakarların farklılıklarını ve sokaktaki kavgalarını daha güzel betimliyor.

“Kızıl Goncalar” dizisinde başrolü Özcan Deniz oynuyor. Ne yalan söyleyeyim bana Özcan itici geliyor. Bir Atatürkçü psikiyatristi canlandırıyor dizide Özcan Deniz. Bu onun geçmiş imajı ile tam uyuyor mu bence pek değil ama rolünün de güzel oynuyor. Elinden geldiğini yapıyor ve başarılı ama arabeskçi imajı bende onun bu roldeki inandırıcılığını hafif gölgede bırakmış.

yaziya-gom.jpg

Kızıl Goncalar’ın temposu daha düşük

Dizinin konusu statik bir konu yani her hafta değişen bir konu yok. Seküler aile muhafazakâr ailenin doğarken öldü sandıkları iki kızlarından birini alıyor ve büyütüyor. Daha sonra muhafazakâr aile ortaya çıkıyor ve adım adım haberleri olmadan kızlarına yaklaşıyor. Bir yandan da muhafazakâr ailenin içinde bulunduğu tarikatta yaşananlar anlatılıyor. Mesela bir genç kızın kendi rızası olmadan evlendirilmesi, imam nikahı, çok eşlilik, tarikat liderliği, kızların eğitimden mahrum bırakılması gibi konulara değiniliyor. Konulara bakınca toplumda en çok tartışılan ve tepki gören konular işleniyor. Dizinin kastı çok büyük değil, mekânsal anlamda da öyle çok pahalı bir plato yok. TV kanallarında yayınlanan diğer dizilere göre daha düşük maliyetli bir dizi. Sahneler çok karanlık görsel bir kalitesi de yok. Dizinin en büyük silahı konusu. Bu konu globalde dikkat çeker mi o konuda tereddütlerim var. Yani bu diziyi dünyada başka ülkeler satın alır mı? Ben pek zannetmiyorum alsa da bir iki ülke alır çünkü dizinin konusu çok lokal ve görsel kalitesi de çok zayıf. Senarist bazen çok cesur davransa da genelde ürkek davranıyor. Çok genel işliyor konuları adres göstermekten çekiniyor. Yer yer Atatürk vurgusu yapıyor ama onda bile çok ileri gitmiyor. Dizi arada ürün yerleştirme reklamları da alıyor. Özellikle Dyson ‘ın süpürgeleri çok ciddi reklam veriyor. Bir bakıyorsunuz Özcan Deniz yerleri süpürüyor bir bakıyorsunuz Özcan’ın dizideki kız kardeşi Hande süpürge ile poz veriyor.

kilcik-serbeti-foto.jpg

Kızılcık Şerbeti reytinglerde başarılı

“Kızılcık Şerbeti” dizisi bu yıl ikinci sezonunu yaşıyor. Dizi çok ciddi başarı yakaladı. Her Cuma reytinglerde kafadan bir numara oluyor. Karşısına konan hiçbir dizi başarılı olamadı. En son Now TV Cuma günü “Kızılcık Şerbeti” dizisinin karşısına astronomik bütçeli Çağatay Ulusoy’lu “Gaddar” adlı diziyi koydu ama baş edemedi. “Gaddar” reytinglerde altıncılık ile yedincilik arasında gitti geldi. Kızılcık Şerbeti, içine magazin ve komediyi de katarak konuyu biraz daha renkli işledi. Dizinin senaristi daha cesur davrandı. Gün geldi seküler kesimi gömdü gün geldi muhafazakarları gömdü. Gündem olmayı başardı. Kızıl Goncalar ise bu kadar iddialı bir gündem yaratamadı. Reytinglere bakınca Kızılcık Şerbeti her hafta ortalama 2 puan daha fazla reyting alıyor.

Kızıl Goncalar bir tık önde

İki diziyi oyuncu açıdan kıyasladığımızda “Kızılcık Şerbeti” daha çok tiyatro kökenli oyuncular ve az tanınan oyunculardan oluşan bir kasta sahip. “Kızıl Goncalar” ise Özcan Deniz’in yanına Özgü Namal ve Mert Yazıcıoğlu’nu da eklemiş kadroya. Burada benin oyunculuğunu en çok beğendiğim kişi Mert Yazıcıoğlu oldu. Mert dizide Cüneyd'i canlandırmış ve müthiş bir oyunculuk sergilemiş. Mert Yazıcıoğlu genç kızların çok sevdiği bir oyuncu dizi başlamadan önce kız öğrencilerim Mert’in dizide olmasından çok heyecan duyduklarını söylemişti bana ama dizinin gerek ağır temposu gerekse ağır içeriği gençleri fazla sarmadı ve dizi daha çok 30 + yaş üstüne seslendi. Ancak televizyonu izleyen kitlenin bu kitle olduğu düşünülürse bu TV reytinglerini etkilemedi.

Dizinin dikkat çeken diğer oyuncuları en son “Camdaki Kız” dizisinde gördüğümüz Şerif Erol ve “Mucize Doktor” dizisindeki rolü ile kalplere giren Hazal Türesan. Bu iki oyuncuda çok klas oyuncu. Bu açıdan bakınca Kızıl Goncalar dizisinin kastı bir tık daha tecrübeli.

Özetle kutuplaşma temasından hareketle ortaya çıkan iki dizi. İkisinin de adında “kızıl” sözü var. Biri “Kızılcık Şerbeti” diğeri ise “Kızıl Goncalar” ikisinin de yapımcısı aynı. Türkiye’nin iki hassas konusu var. Biri Kürt & Türk diğeri ise seküler & muhafazakâr konusu. Bu iki konuda değil dizi çekmek bir cümle bile söylerken çok dikkat etmek gerekiyor. Ben ne pahasına olursa olsun bu konuların içeren dizilerin senaryo ve kurgusunda çok dikkatli olmak lazım.

Ben iki diziyi de takip ediyorum şimdilik ikisi de dozunda ilerliyor ama bunu hatırlatmak isterim ki konuları bakımından ikisi de ince bir telde yürüyen bir cambaz gibiler. En ufak hatada çok ciddi toplumsal infilaklara neden olabilirler. Bu dizilerin bu nedenle çok dikkatli olması lazım.

Bu iki diziden sonra benzer temada üçüncü bir dizi daha yayına girer mi? Bence gerek yok! Türkiye’nin artık sekülerlik ve muhafazakarlık üstünden kavga etme lüksü yok. Bunun için bu tarz yapımların dozunda kalması memleket adına en hayırlısı olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mihalis Kuyucu Arşivi