Yolda yürürken veya bir yere giderken bir anda yüzünüze doğru dumanların geldiğine şahit olursunuz ve bu şahitlik ettiğiniz ve maruz kaldığınız durum sizi inanılmaz rahatsız eder. Sigara içenler bunu anlayamayabiliyor ama bu durum içmeyenleri ciddi derecede rahatsız ediyor.
Ülkemizde ve dünyada kullanımı oldukça yaygın olan sigaranın zararlarını bilmeyen yoktur sanırım. Yalnızca içen kişiye değil, içmeyen kişilere de maruz kaldıkları için oldukça fazla zarar verir. Ben hayatımda hiç sigara içmedim ama sigaraya çok fazla maruz kaldığım için pasif içici olarak sayılıyorum.

Neredeyse vücudun tüm organlarına zarar veren sigaranın nasıl yayıldığını anlatmadan önce şunu söylemek istiyorum. Elbette ki hepimizin hataları var ve elbette ki sigara içmek sizin tercihiniz. Kimse kimsenin hayatına karışamaz. Ancak sigara içmek sadece size zarar vermiyor. Çevrenizdeki insanlara da bu zararı veriyorsunuz. Bu yüzden sigara bireysellik olmaktan da çıkıyor. Yolda sigara içerek yürüdüğünüzde yanınızdan geçen herkesi rahatsız ediyorsunuz. Kapalı bir alanda içtiğinizde ise, sadece kendinizi değil, yanınızdaki insanları da zehirliyorsunuz. Hem kedinizin sağlığıyla oynuyorsunuz, hem de diğer insanların.

Bir de sigara içenlerin çok farkına vardığını düşünmediğim bir konu daha var. Sigarayı fazla içtiğinizde öyle bir üzerinize siniyor ki, o kötü koku geçtiğiniz her yere yayılıyor. Gerçekten çevrenizdeki insanların sizden kötü kokular mı almasını istiyorsunuz?

Ya da erken yaşlanmak mı istiyorsunuz? Zaten mutlaka yaşayacağımız sağlık sorunlarına, daha fazlasını mı eklemek hoşunuza gidiyor?

Peki bu zehirli bağımlılık sigara nasıl ortaya çıktı?

Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi tarafından çıkarılan Meram Tıp Sağlık Dergisinde yayınlanan bilgilere göre, Mısır ve Güney Amerika'daki Maya Uygarlığı'nda yapılan dini ve resmi törenlerde kullanılıp, büyü ve sihir yapmak için kurutulmuş bitkilerin yakılarak tütsü olarak kullanıldığı da tespit edilmiş.

15'inci yüzyılın sonlarında ise Kristof Kolomb, Amerika kıtasını keşfettiğinde Amerika yerlilerinin "Tobaccos" adını verdiği bir bitki yaprağını sararak yakıp dumanını içlerine çektiklerini ve bu dumanın insana keyif verdiğini görmüş. Kolomb, faydalı olur düşüncesiyle bu bitkinin tohumlarını alarak denizciler vasıtasıyla diğer ülkelere yayılmasına neden olmuş. Sonra tüm dünyaya yayılan tütün bitkisi yetiştirilip ilk olarak küçük tesislerde daha sonra ise kurulan büyük fabrikalarda sigaraya dönüşmüş.

Tütün ülkemize Osmanlı İmparatorluğu döneminde İngilizler tarafından getirilmiş ve bazı göğüs hastalıklarına iyi geldiği söylentisiyle kullanımı yaygınlaştırılmış. Çeşitli dönemlerde fetvalarla dinen yasaklanmışsa da yayılması ve alışkanlık halini alması engellenememiş.

Eğer sigarayı gerçekten bırakmak istiyorsanız, bunu aniden değil de yavaş yavaş yapmayı deneyebilirsiniz. İçtiğiniz sigara miktarını her geçen gün azaltmak iyi bir seçenek. Tabii ki ikinci olarak da onun yerine bir şey koyma seçeneği olabilir.

Her canınız sigara istediğinde sakız çiğnemek veya bir şeyler içmek gibi başka bir şey yapabilirsiniz.

İnsan irade sahibi bir varlıktır ve unutmayın ki, sigarayı bırakmak da kullanmak da sizin elinizdedir.