Küreselleşme, dünyanın farklı bölgeleri arasındaki ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi etkileşimlerin artması ve bu etkileşimlerin giderek daha karmaşık ve derinleşen bir şekilde gerçekleşmesidir. Bu süreç, iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, serbest ticaretin yaygınlaşması, uluslararası işbirlikleri ve kültürel etkileşimler gibi faktörlerle hızlanmıştır.

Fırat Bayar'a göre, “... Küreselleşme, en basit anlamda, yerkürenin farklı bölgelerinde yaşayan insan, toplum ve devletler arasındaki iletişim ve etkileşim derecesinin “karşılıklı bağımlılık” kavramı çerçevesinde giderek artması olarak tanımlanabilir. Küreselleşme, yerel-evrensel spektrumunda her iki yöne doğru ilerleyen bir süreci tarif etmekte, statik bir yapıdan ziyade son derece dinamik ve değişken bir kavrama işaret etmektedir. Küreselleşme, her geçen gün dünyanın farklı alanlarını nüfuzu altına almaya devam etmekte ve bu sayede bünyesine kattığı yeni açılım ve devinimler ile mevcut yapısını sürekli bir biçimde uyarlamaktadır.”

Küreselleşmenin sonuçları

Ekonomik entegrasyon: Ülkeler arasındaki ticaretin artması, sermaye hareketlerinin hızlanması ve uluslararası işbirliklerinin artmasıyla ekonomik entegrasyon sağlanır.

Kültürel etkileşimler: Farklı kültürler arasındaki etkileşimler artar. Küresel medya, film, müzik ve diğer kültürel ürünlerin yayılması bu süreci destekler.

Teknolojik gelişim: Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki ilerlemeler, küresel işbirliklerini artırır ve bilgi akışını hızlandırır.

Yoksulluk azalması: Bazı durumlarda küreselleşme, ekonomik büyümeyi teşvik ederek yoksulluğun azalmasına katkı sağlayabilir. Ancak bu etki ülkeden ülkeye değişebilir.

Çevresel etkiler: Küreselleşme, doğal kaynakların kullanımını artırabilir ve çevresel sorunlara yol açabilir. Örneğin, küresel tüketim artışı doğal kaynakların aşırı kullanımına neden olabilir.