Yoğun ve koşturmacalı hayatıma kısa bir ara vermek, nefes almak için memleketim olan Ardahan'a geldim. Bu ziyaretimde, Göle ilçemizde geleneksel hale gelen 23.Ulusal Kültür ve Kaşar Festivali'ne katılma şansını yakaladım. İlk defa katıldığım bu festivalde, Göle’nin doğası ve havası beni büyüledi. Diğer taraftan, sosyoloji disiplininin verdiği toplumsal bakış açısıyla gözlemlediğim bazı hususlar da dikkatimi çekti.

Festivallerin birçok amacı olduğunu düşünen biriyim. Nitekim, festivaller toplumların kültürel kimliğinin ve hafızasının sürdürülmesinde önemli bir rol oynar. Ancak, gördüğüm kadarıyla, organizasyon için büyük emek ve çaba gösterilmesine rağmen, festivalin protokol konuşmaları ve halaylara hapsedilmesi, yöremizin dünyaya tanıtacağı Kaşar peynirine yeterince yer verilmemesine neden oldu. Göle Festivali’nin birçok ulusal kanalda ve haberde yer almaması da gözden kaçan önemli bir eksiklikti. Festivallerde elbette şenlik havası olacak, ancak Türkiye'nin çeşitli illerinden binlerce kilometre katederek gelen hemşehrilerimizi ve onların evlatlarını baba ocağı Göle’ye bağlayacak, aidiyet hissettirecek farklı içeriklerin de olması gerektiğine inanıyorum. Bu doğrultuda Türkiye’nin birçok ilinden memleketimiz Ardahan Göle ilçesine akın eden hemşehrilerimize Göle’nin eşsiz doğasını ve havasını bir kez daha teneffüs edip, geçmişi, çocukluk ve gençlik yıllarını yad etme fırsatı tanıyan tüm kurum ve kuruluşlara, sivil toplum kuruluşlarına teşekkür ederim.

Göle’nin üzerine bir sis gibi çöken sorunlar var. Eğitimden tarım ve hayvancılığa, altyapıdan ticarete kadar birçok alanda yaşanan eksiklikler, ilçenin potansiyelini ne yazık ki perdelemekte. Gelin, Göle’nin bu temel sorunlarını ve çözüm önerilerini ele alalım.

Göle’de eğitim, adeta bir karanlık odada ışık arayan çocukların hikayesi gibi. Okul binalarının yetersizliği, eğitim araçlarının eksikliği ve öğretmen kadrosunun güçlendirilmemesi, genç nüfusun geleceğini tehdit ediyor. Eğitim, bir toplumun temel taşıdır ve Göle’nin kalkınması için öncelikli olarak ele alınması gereken bir konudur. Devlet ve yerel yönetimlerin, modern eğitim araçlarını sağlayarak, fiziki koşulları iyileştirerek ve öğretmenlerin eğitim seviyesini yükselterek bu karanlığa ışık tutmaları gerekiyor.

Göle, tarım ve hayvancılık açısından tam bir cennet. Ancak, bu cennet topraklar, modern tarım tekniklerinin kullanılmaması ve çiftçilerin yeterli bilgiye sahip olmaması nedeniyle tam anlamıyla değerlendirilemiyor. Modern tarım araçları, sulama sistemleri ve çiftçilere yönelik eğitim programlarıyla bu potansiyel hayata geçirilebilir. Devletin ve yerel yönetimlerin, çiftçilere yönelik teşvikleri artırması ve eğitim programlarını yaygınlaştırması şart.

1926 yılında belediye statüsü kazanan Göle, hala temel altyapı sorunlarıyla boğuşuyor. Su ve yol eksiklikleri, hem günlük yaşamı zorlaştırıyor hem de ekonomik faaliyetleri engelliyor. Özellikle kırsal bölgelerde suya erişim ciddi bir problem. Yol yapım ve onarım çalışmaları ise yetersiz kalıyor. Bu sorunların çözümü için merkezi ve yerel yönetimlerin işbirliği içinde çalışması, altyapı projelerinin hızla hayata geçirilmesi gerekiyor. Göle’nin suya ve yollara kavuşması, bölgenin canlanmasını sağlayacaktır.

Ardahan'ın , Posof Türkgözü ve Çıldır Aktaş sınır kapıları olmasına rağmen, ticaretin gelişmediği bir bölge. Sınır ticaretinin canlandırılması, bölgenin ekonomik kalkınmasına büyük katkı sağlayabilir. Sınır kapılarının modernize edilmesi, gümrük işlemlerinin kolaylaştırılması ve ticaretin teşvik edilmesi gerekiyor. Ayrıca, yerel üreticilerin uluslararası pazarlara açılmaları için çeşitli eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunulmalı.

Göle, doğal zenginlikleri ve stratejik konumuyla büyük bir potansiyele sahip. Ancak, eğitimde yetersizlikler, tarım ve hayvancılığın modernize edilememesi, altyapı sorunları ve ticaretin gelişmemesi gibi temel sorunlar, ilçenin bu potansiyelini kullanmasını engelliyor. Bu sorunların çözümü için merkezi ve yerel yönetimlerin işbirliği içinde çalışması, gerekli yatırımların yapılması ve halkın bilinçlendirilmesi önemlidir. Göle’nin kalkınması, sadece ilçenin değil, tüm bölgenin ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sağlayacaktır.

Göle’nin güneşinin, bu sisli sorunları dağıtacak güce sahip olduğuna inanıyorum. Yeter ki el ele verelim ve bu güzel ilçenin hak ettiği yere gelmesi için gereken adımları atalım.