İstanbul İl Başkanı

CHP’de kongre süreci yaz-boz tahtasında yeniden tarihlenerek şekillendi ya, şimdi; kendisini büyük mücadeleler vererek seçtiren her bir delege ilçesinden sonra ilini kurtarma sorumluluğuyla hareket edecektir…

CHP’de kongre süreci yaz-boz tahtasında yeniden tarihlenerek şekillendi ya, şimdi; kendisini büyük mücadeleler vererek seçtiren her bir delege ilçesinden sonra ilini kurtarma sorumluluğuyla hareket edecektir…

İşin içine seçim eylemi girdiğinde, hangi kesimden olursa olsun seçmenin gözü kulağı İstanbul’a dikilir. Megakent, yerel ve genel seçimlerde bütün partilerin iştahını kabartır, Türkiye ölçeğinde sonuçların da kriteri olur. Yine İstanbul, siyasi açıdan adeta vitrindir. Öyle ki, genel merkezlerden sonra, Ankara’dan önce gelir. Diğer partilerde o kadar bariz görünmese de CHP İstanbul İl Başkanlığını alan, bildiğin Fatih Sultan Mehmet olur.

Fatih demişken;
Dönemin yüksekokulu olarak bilinen Medrese eğitimi alır, İtalyan hümanisti Anconalı Ciriaco’yu, Avrupa tarihini, Yunan filozoflarını okur, Arapça, Farsça, Latince, Yunanca ve İtalyanca konuşur. Bu diller akıcı mıdır bilinmez ancak, ‘konuşur’ denmesi bile onca işin arasında 5 dile vakit ayırmak insanın kendisini geliştirme yönünde ne denli hevesli olduğuna örnektir.

Geldik bugüne…
Bana bi örnek gösterebilir misin;
Hangi partiden olursa olsun, bir İstanbul il başkanı adı verebilir misin;
Partisinin megakent patronu olarak programlarına küçük de olsa bir katkıda bulunan, toplumsal barış için Ankara’da söylenenlerin dışında iki cümle ekleyebilen, dış politikaya ilişkin fikir yürütebilen, kendi partisi dışında yer alan tabana ‘helal olsun’ dedirtebilen, gelişmeler karşısında düşünceleri sorulan…

İşte İstanbul, böylesi bir il başkanını hak eder…
X parti İstanbul İl Başkanı, megakenti fethedebilecek özelliklere sahip olmalıdır. Sadece vitrinde görüntü kalmadan, raflarda da yerini almalıdır. Elini uzatan ona ulaşmalı, gözünü çeviren onu görmelidir. Hele ki Türkiye’yi yönetmeye en yakın muhalefet partisi olarak CHP’nin, İstanbul’un hak ettiği bir il başkanına şiddetle ihtiyacı vardır. Kendisini geliştiren insan, çevresi için fikir üretebilendir. İstanbul’a göz diktiysen, il başkanın ile dikkat çekeceksin. Ama gel bak CHP’ye, bugüne kadar il başkanlığı yapmış isimler herhangi bir siyasi üretim yapamamış, kendilerini geliştirememiş,         sadece koltuk işgal etmiş ve geldikleri gibi     gitmişlerdir!..
Kim belirleyecekse artık İstanbul İl Başkanını, bilenlerle el ele verecek, bilmeyenlere de kendilerini tanıtarak yol alacak bir isim üzerinde durmalıdır. Senin ömründe belki yıllar vardır ancak, yaşanası kent özelliğinden iyice uzaklaşarak kan ağlayan İstanbul’un vakti kalmadı.

Ayrıca unutma;
İl başkanı ile İstanbul’u fethedemeyen, Genel Başkanı ile Türkiye’de iktidarı sayıklar durur…

Diyor ki Yunus:
Aşık Yunus söyler sözü
Kan yaş ile doldu gözü
Bilmeyenler bilsin bizi
Bilenlere selam olsun…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yerel Haberler Haberleri