Aşure Günü; İslam aleminde önemli bir yere sahiptir. Paylaşmanın birlik ve beraberliğin simgelerinden biri kabul edilir. Malumunuz bugün Aşure Günü olması sebebiyle bu önemli günün anlam ve önemine değinerek gelenekselleşmiş bu adeti biraz ele alacağım..
Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem'in 10. günü olarak kutlanan Aşure Günü'nün tarihçesi aslında Nuh Tufanı dönemine dayanır. Aşure; Nuh Peygamber'in tufan sonrası karaya ayak bastığında elinde kalan malzemelerle pişirdiği tatlıya dayanır. Nuh’un gemisinde kalan yiyeceklerin bir araya getirilerek yapılan bu tatlı, günümüzde de aynı ruhla, evlerdeki farklı bakliyat, kuru meyve ve baharatların bir araya getirilmesiyle hazırlanır. Bu yönüyle aşure, farklılıkların uyum içinde bir arada olabileceğini ve birlikte güzel sonuçlar doğurabileceğini simgeler.
Aşure Günü, aynı zamanda paylaşmanın ve dayanışmanın vurgulandığı bir gündür. Geleneksel olarak komşulara, akrabalara ve ihtiyaç sahiplerine aşure dağıtılır. Bu dağıtım, sosyal bağları güçlendiren, toplum içinde yardımlaşma ve dayanışma ruhunu pekiştiren bir eylemdir. Özellikle modern yaşamın bireyselleşen yapısı içinde, bu tür gelenekler, toplumsal bağların korunması açısından büyük önem taşır.
Aşure'nin yapımı da başlı başına bir ritüeldir. Farklı bakliyatlar, meyveler ve baharatlar özenle hazırlanır, tek bir kazanda uzun süre pişirilir. Bu süreç, sabır ve emek gerektiren, aynı zamanda beraber çalışmayı, ortak bir amaç için çaba sarf etmeyi öğreten bir deneyimdir. Aşure yapımı sırasında aile üyeleri ve komşular bir araya gelir, sohbetler edilir, eski hikayeler anlatılır. Bu da aşurenin sadece bir yiyecek değil, aynı zamanda kültürel bir bağ olduğunu gösterir.
Aşure Günü'nün manevi boyutu da oldukça derindir. İslam inancına göre bu gün, birçok peygamberin ve önemli olayların yıldönümüdür. Örneğin, Nuh Peygamber'in gemisinin Cudi Dağı'na oturduğu, Musa Peygamber'in Kızıldeniz'i geçerek İsrailoğulları'nı Firavun’un zulmünden kurtardığı gün olarak da bilinir. Bu yönüyle Aşure Günü, sabır, şükür ve kurtuluşun simgesi haline gelmiştir.
Sonuç olarak, Aşure Günü, tarihi ve kültürel zenginliği, manevi derinliği ve toplumsal birlikteliğiyle önemli bir geleneğimizdir. Bu özel gün vesilesiyle, farklılıklarımızı bir zenginlik olarak görmeyi, paylaşmanın ve dayanışmanın değerini bir kez daha hatırlamalıyız. Aşure kazanlarının kaynadığı, dostluk ve kardeşlik bağlarının güçlendiği nice güzel günler dilerim.