Esenyurt Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğünde görevli İbrahim Cam'ın, çalıştığı Pınar Mahallesi’nde 1 yıl önce saldırgan olarak bilinen köpek ile kurduğu sevgi bağı görenleri hayrete düşürüyor. Mahallede saldırgan olarak bilinen ‘Sarı’, temizlik personeli İbrahim Cam’ın kendisine gösterdiği sevginin ardından artık insanlara saldırmıyor. Sokakta aç olan ‘Sarı’ ile ekmeğini paylaşmasının ardından bir yıldır kendisinden ayrılmadığını anlatan İbrahim Cam, hayvanlarla sevgi bağı kurulunca can dostu olduklarını bir kez daha hatırlattı.
Yiyeceğini paylaştı
Bir yıl öncesinde Sarı’nın insanlara karşı daha hırçın olduğunu anlatan İbrahim Cam, “Çocuklar devamlı hayvana taş atıyorlardı. O zamanlar saldırgandı. Daha önce bu bölgede çalışmıyordum. ‘Aşağıda bir köpek var, saldırgan’ diyorlardı. Bir kış günü döner aldım. Yiyecek bir yer bulamadığım için şu köşeye geldim. 'Köşede yiyip kalkar işime devam ederim' dedim. O arada Sarı geldi yanıma. O da açtı. Yiyeceğimin yarısını ona verdim. Yarısıyla doymayınca elimdekini de verdim. Önce sert bir siması vardı. Biraz korktum açıkçası, acaba saldırır mı diye. Yanıma geldiğinde başını okşamaya başladıktan sonra o gün dostluğumuz kuruldu” dedi.
Eskiden imkânsızdı
Köpeğe sevgi gösterdikten sonra kendisiyle dost olduğunu ifade eden Cam, “Eskiden imkânsızdı” diyor. İbrahim Cam şöyle konuştu: “Benimle tanıştıktan, insan sevgisini aldıktan sonra artık eskisi gibi insanlara saldırmıyor, bir şey yapmıyor. Aksine şu an burada herkes onu seviyor. Burada mamasını verirler, suyunu verirler. Ben de zaten çoğunluğuyla burada ilgileniyorum, götürüyorum parkta yıkıyorum. Benimle bir dost gibi oldu. Benim için çok değerli. Bir yıl önce bu köpek çok hırçındı. İnsanlar bunu o hale getirmişler. Taş ata ata, çocukların baskısı, insanların baskısı, sevgi yok. Devamlı kovmaya çalışıyorlar. Nasıl diyeyim yani? Hiçbir sevgi olmadığı için… Hor görüyorlar. Gerçekten bu hayvana sevgimi gösterdim. Sarı bendeki sevgiyi alınca artık insanlara eski gözle bakmıyor. Şu an insanlar sevebiliyor. Şuradan geçen bir insan da gelip sevebilir. Eskiden imkânsızdı.”