Kral Pop In TRT FM Out oldu

Kral Pop In TRT FM Out oldu

Geçtiğimiz günlerde Türk radyo tarihinde çok büyük bir ilk yaşandı. Bu ilk radyo piyasasındaki dengeleri alt üst etti diyebilirim. Radyo reytingleri RİAK adlı kuruluşun gözetmenliğinden Kantar Medya adlı araştırma şirketi tarafından yapılıyor. Bu reyting verileri aylık bazlı açıklanıyor ve RİAK aylık reyting sonuçlarını herkesle paylaşıyor.

Radyo reytinglerinde otuz yıldır birinci sırada Kral FM yer alıyor. Nesiller değişti zaman değişti ama birincinin adı hiç değişmedi. Öyle bir hale geldi ki rekabet, birincinin kim olduğunun belli olduğu bir ligde ikincilik ve diğer dereceler için kapışan takımların mücadelesi gibi radyo piyasası. Radyo reytinglerinde on beş yılı aşkın bir süre boyunca TRT FM ikinci sırada yer aldı. TRT FM özellikle 2020li yıllarda çok kötü yönetilmesine rağmen ikinci sırada kalmayı başardı. Son gelen reytinglerde ise bir beklenen oldu ve TRT FM’in yerini Kral Pop aldı. Yani reytinglerde ikinciliği Kral Pop adlı radyo aldı. TRT FM ise belki de tarihinde ilk kez böyle büyük reyting yenilgisi aldı.

Kral grubu dünyada bir ilke imza attı

Yaşanan bu olay radyo ve reklam piyasasında bomba etkisi yarattı. Kral Grubu dünyada bir ilke imza attı. Türkiye’yi bırakın dünyada görülmemiş bir başarı yakaladı. Grubun arabesk müzik radyosu birinci sırada, Türkçe pop müzik radyosu ise ikinci sırada yer aldı. Bu başarı haklı olarak Kral grubunu heyecanlandırdı. Bu sonuca ben hiç şaşırmadım. Çünkü Kral Pop gerçekten de iyi bir radyo TRT Fm ise bir o kadar kötü bir radyo. Yani birinin düşmesi diğerinin ise yükselmesi kaçınılmaz bir şeydi. Yakalanan bu başarı hem radyo endüstrisi adına hem Kral grubu adına hem de TRT adına çok anlamlı mesajlar içeriyor.

İlk önce şunu söylemek isterim ki Kral grubu çok başarılı gidiyor. Doğuş Medya grubu bünyesinde Mehmet Akbay’ın yönetiminde olan bu grubun gerek içerik politikası gerek yayın estetiği gerekse tanıtım ve pazarlama stratejisi dört dörtlük. Bu başarının devamı gelecektir.

TRT’de kral çıplak

Bu araştırma verilerinin düşündürücü bir yönü de var. TRT Kurumunun yaşadığı başarısızlık. Uzun zamandır bunu yazdım çizdim söyledim. TRT tarihinde hiç olmadığı kadar kötü yönetiliyor. Bu başarısızlık hem nitel hem de nicel bir başarısızlık. Bunun nicel boyutunu reytinglerde sık sık görüyoruz. Son olarak radyo ayağında da gördük. Yüzün üzerinde merkezde vericisi olan Türkiye’nin hatta Avrupa’nın en iyi teknik imkanları ile donatılmış radyolarına sahip olan bir kamu kurumunun nicel anlamda bu kadar başarısız olduğu bir dönem daha olmadı.

TRT FM’in reytinglerinin düşüşte olduğunu ben birkaç kez yazmıştım. Bunu sektör de çok dillendiriyordu. Bu reyting araştırması aslında kral çıplak dedi. TRT Radyolarının yaşadığı reyting fiyaskosunun şüphesiz en büyük sorumlusu yöneticiler. Defalarca babası milletvekili olan daha önce tapuda çalışan bir bürokratı radyoların başkanı yaparsan eski reytingleri çok ararsın diye söyledim.

İş bu kadarla da bitmiyor. TRT genel müdürü Zahid Sobacı sürekli kurumun organizasyon şeması ile oynuyor ve birimlerin sorumlu olduğu müdürleri değiştiriyor. En son radyo dairesi başkanını sorumlu olduğu genel müdür yardımcısı Hasan Öymez’den alıp bir başka genel müdür yardımcısı olan Osman Bilgin’e bağladı. Yani kamu radyoları sokakta dökülürken TRT merkezinde yöneticileri kenedi aralarında taht kavgaları yaşıyor.

11 radyoya gerek var mı?

TRT’nin 11 tane ulusal ve bölgesel radyosu var. Bu bir rekor bir o kadar da gereksiz masraf. Ekonomi bakanı Mehmet Şimşek geçtiğimiz hafta kamuda yapılacak tasarruf paketini açıkladı. Alınan kararlar içinde çok güzel ve yerinde tasarruf kararları vardı ama TRT ile ilgili hiçbir tasarruf yoktu.

Şimdi düşünün bir kamu kurumundan bahsediyoruz. Bu kurum bir medya işletmesi ve toplamda 11 bölgesel ve ulusal radyosu var. Hepsinin muazzam bir teknik alt yapı ve istihdamı var. Dış yapımlara harcanan paraların haddi hesabı yok. Hangi Avrupa ülkesinin kamu medyasında 11 radyo var? Türkiye’de toplamda 700’ün üzerinde radyo var. Özel sektör bu işi çok iyi yapıyor. Bu kadar geniş bir pazarda kamu medyasının 11 tane radyosunun olması bir israf değil mi?

Milletvekilinin oğlunun dokunulmazlığı mı var?

Bu radyoların gelir gider bilançosuna bakınca gerek reytinglerde gerekse cirolarda başarısızlık çok net. Bu radyoları yöneten kişinin pardon daire başkanının adı: Hamit Taş. Babası AK Parti Diyarbakır milletvekili olduğu için oğlunun da dokunulmazlığı var. O da hiç kimsenin ona dokunamayacağını biliyor. Koltuk cepte. TRT Fm tarihinde ilk kez en büyük reyting kaybını yaşıyor.
Kurumun diğer iddialı ulusal radyosu Radyo 1 tüm özel sermayeli radyo kanallarından en az iki kat daha büyük teknik yatırım sahip reytinglerde ise on sekizinci sırada. Diğer dokuz radyonun reytingleri o kadar düşük ki reyting sisteminde bile ölçümlenmeye layık görülmüyor. Radyoların içeriklerine girmiyorum bile. Seksenli yılların radyo yayıncılığını yapan TRT radyolarının içerikleri ise tek kelime ile demode.

Ortada bir başarısızlık var ama kimsenin umurunda değil. Ortada bir israf ama kamu tasarruf paketinde yok. Ortada bir emsal alınması gereken başarı var ama takan yok. Kral Pop , TRT FM’in sahip olduğu teknik alt yapının dörtte biri ile daha başarılı oluyor üstelik daha küçük bir ekiple ve daha az masrafla ama bunu örnek alan yok.

ÖZEL SEKTÖR SÜRÜNÜRKEN TRT BOLLUK İÇİNDE

Özel sektörde radyo mecrası ekmeğini taştan çıkartıyor TRT Radyoları ise bolluk için de ama başarı yok. Özel sektörde radyolarda çalışan radyocular haftanın altı günü ortalama 20 bin lira aylık maaşla çalışırken TRT Radyolarında sadece C.Tesi ve Pazar günleri ikişer saat yayın yapan bir yayıncı 20 – 25 bin lira alıyor. Neymiş? Saadet partisinin bilmem nesinin bilmem nesinin tanıdığının ricasıymış. Külliyeden rica ile program yapan şarkıcılar, programcılar. Yöneticilerin bol sıfırlı maaşları, altlarındaki makam araçları, şoförleri ve dahası. Bütün bu israflar insanları o kadar rahatsız ediyor ki..

AK Parti’nin gerek yerel seçimlerde gerekse son bir iki ayda yapılan kamu araştırmalarında yaşadığı oy kaybının bir nedeni de bu kamu israfları. Millet bir yandan ekonomik krizle mücadele ederken diğer yandan da TRT gibi kamu kurumlarının ülke hazinesine olan maliyetlerini ve şatafatlarını gördükçe kahroluyor.

Yoksulluk suç değil. Devletin parası bitebilir. Bu halk sabırlıdır, bu halk hoşgörülüdür. Neyin ne olduğunu kimin ne olduğunu görür ve gereken tevazuyu gösterir ama karşısında TRT gibi kurumlar oldukça halk “artık yeter” der ve bunu sandıkta gösterir.


TRT İÇİN NE YAPILMALI?

Peki ne yapalım demeyin. Yapılması gerekenler çok net.

TRT’nin bünyesindeki radyo sayısını azaltın

Kurumda çalışan ve siyasi torpille görev alan yöneticilerin işine son verin ya da sözleşmelerini yenilemeyin.

Kurumdaki makam arabalarını, yüksek maaşları, gezi & toplantı ve benzeri harcırahları kısın.
TRT yöneticilerine yıllık seyahat kotaları getirin. Size bir örnek vereyim mi? Dünyanın en zengin ikinci ülkesi olan Çin’in kamu medyasında çalışan üst düzey yöneticilerinin yıllık seyahat kotalarının olduğunu biliyormuydunuz? Biz Çin’den daha mı zenginiz.

Dış yapımların tamamını kaldırın. İlle de dış yapım yapılacaksa reyting kotası konulsun.
Serbest piyasanın koşullarının üstünde maaş alan başkanları, yapımcıları ve tüm çalışanların maaşlarını düşürün,

Yöneticilere başarı kotaları ve hedefler koyun, yapamayan bavulunu alıp gitsin.

TRT Kadrosunda sekiz bini aşkın kişinin ne iş yaptığını ne maaş aldığını ve bu maaşı hak edip etmediğini araştırın gereksiz istihdamın önünü kesin. TRT kurumu çok rahat bin 500 kişiyle dönebilir. İnanmazsanız beni çağırın ben size nasıl olacağını anlatayım.
Külliyeden gelen ve Tayyip Erdoğan’ın adını ve makamını kullanan hiçbir telefonla atama yapmayın, torpilleri durdurun.

TRT kurumunu halka açın, borsada işlem görsün ve halk TRT'ye hem hissedar olsun para yatırsın, hem de denetçi olsun.

Mevzuata göre TRT Genel müdürünün görev süresi bitinceye kadar görevden alınamıyormuş. Böyle saçmalık mı olur? Bu mevzuatı kim hazırladı, babam olsa yüzüne söylerim eleştiririm. Dünyanın hangi yerinde bir kurumun yöneticisi görevlendirildiği koltuktan görev süresi bitmeden alınamıyor. Bunun gerekçesi ne olabilir? Bu rahatlık ve dokunulmazlık kime neden verilebilir? Burası komünist memleket mi? Komünist ülkelerde bile yoktur bu. Bu mevzuatın da bir önce değiştirilmesi şart.

Hadi bunları diyelim ki yapamadınız.

O zaman çağrım Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a: Bu TRT'yi yenileyin. Bu yönetimi değiştirin. Size verilen raporlar nasıl raporlar bilmiyorum ama ben gönüllü olarak TRT’nin sektörün ve halkın gözündeki yerini anlatan bir rapor yollayayım. Gerçekleri sizde görün. Onları görünce eminim sizde bu kurumu toparlamak için gerekeni yapacaksınız.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri