Türkiye’nin en hızlı büyüyen vakıf üniversitesi olan MEF Üniversitesi bu sene onuncu yılına girdi. On yılda adeta bir füze hızıyla zirve yolunda yol aldı. En son Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırmasında (TÜMA 2024) 200 üniversitenin içinde dördüncü sıraya, vakıf üniversiteleri arasında ise birinci sıraya yükseldi. Gençler bu üniversiteyi konuşuyor. Çevremdeki tüm akademisyen ve sektör çalışanları anlaşmışçasına aynı şeyi söylüyor: “MEF iyi bir üniversite”.
Geçmişi köklü bir eğitim kurumu olan MEF dershanelerinden gelen bir eğitimci olan İbrahim Arıkan’ın ideali olan MEF Üniversitesini bende çok yakından gözlemliyorum. Sürekli kendisini aşmaya çalışan kendisiyle yarışan bir eğitim kurumu. Öğrencilerin kendilerini gerçek bir eğitim kurumunda hissettiği bir kurum. Akademisyenlerine diğer vakıf üniversitelerinin aksine değer veren ve onlara ekip ruhunu aşılayan kurum aidiyeti yüksek olan bir üniversite.
Hani Euro2024 ‘te İspanya daha ilk maçından itibaren “ben geliyorum, ben bu kupaya talibim” dedi ve Euro2024 şampiyonu oldu ya işte MEF Üniversitesi de, öyle her maçında “ben geliyorum” diyor. Rakipleri ile arasında artık bariz farklar var. Pek çok vakıf üniversitesi para pul derdindeyken onlar eğitimini nasıl geliştiririm ve bunu markama nasıl yansıtabilirim diye düşünüyor. Sonuç ise ortada.
Tercih döneminde mutlaka incelenmesi ve tercihler arasında yer alması gereken bir üniversite. Bu üniversitenin kurucu rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin ile bir röportaj yaptık. Onu yaklaşık altı yıldır tanıyorum hayatımda gördüğüm en mütevazı ve çalışkan en sempatik rektörü. Ekip ruhuna inanan, lider ruhlu ve her şeyden önemlisi “özgürlükçü” bir yönetici. Muhammet Şahin bize MEF Üniversitesini anlattı. Bakın neler söyledi.
Farklı bir üniversite kurmak istiyorum
MEF 2012’de yasayla kuruldu ama ilk öğrencilerini 2014’te aldı. Ben de 2013’ten bu yana rektörlük yapıyorum. İTÜ’deki rektörlüğüm 2012 ağustosunda bitti 1-2 ay sonra hemen rahmetli İbrahim hocamızla beni buluşturdular. O şekilde bu serüvene başladık. Üniversite kurarken İbrahim hocanın vizyonu genişti dedi ki “farklı bir üniversite kurmak istiyorum. Mevcutların bir kopyası olacaksa, benzerleri olacaksa çok değerli üniversiteler var zaten. İstanbul’da vakıf üniversiteleri ile yarışan ya da onlardan daha iyi olmak isteyen bir üniversite. Farklı bir şey olması lazım” dedi. “Bu farklılığın eğitimde olması gerekiyor” dedi bize bir ufuk gösterdi. “Bunu araştır” dedi “ne yapabiliriz eğitimde” dedi ve ondan sonra da biz çalışmaya başladık.
Flipped learning modelini ilk biz uyguladık
Eğitim öğretim modelinin aktif öğrenmeyi baz alan flipped learning (ters yüz eğitim) sistemini o dönem keşfettik. Tabii dünyada Amerika’da bunun mucitleri var ama üniversite olarak bunu uygulayan o dönemde bir üniversite yoktu. Çok yaygın da değildi 3-5 üniversitede 3-5 lisede kullanılan öğrenciler vardı. Onları çıkarttık ondan sonra da öğrencilerle yaptığımız bir çalıştayda denedik. Tabii o dönem bizim öğrencimiz yoktu İstanbul’daki diğer öğrencileri toplamıştık hatta bir hafta önce hocaları davet etmiştik hocalar bu uygulamaya karşı çıkmışlardı. İbrahim hocama “bir fırsat daha verin hemen vazgeçmeyelim ben aynı çalıştayı öğrencilerle yapmak istiyorum. Öğrencilerin görüşü ne ise onu uygularız” dedim. Öğrencilerle yaptığımız toplantıda hocaların tam tersi yönünde bir fikir çıktı ve öğrenciler “bu tam bize göre bu model” dedi ve o şekilde başladık.
Pandemide hepimiz gördük ki google’da en çok aranan kelime aktif öğrenmede flipped learning olmuş. Bugün flipped learning tekrar gündeme geliyor ne ile? Yapay zekayla gündeme geliyor. Flipped learningde dersin içeriği önceden video ile öğrencilere veriliyor bizim de stüdyomuz var üniversitemizde profesyonel ekibimiz var stajyerlerimiz var çekim ekibimiz var hocaya diyoruz ki 5-10 dakika 15 dakika bile değil gelecek hafta diyelim ki dersin var, dersin içeriğini videolaştır bizim ekip size destek verecek ama videon biraz etkileşimli olsun öğrenciye soru sorsun öğrenci bu videoyu bir hafta önceden izleyecek. Gerekirse 2 defa izleyecek gerekirse anlamadığı yerleri birkaç defa daha izleyecek ama derse gelirken her öğrenci eşit bilgiyle gelecek ki derste öğrenci aktif öğrenme yapabilsin akranıyla hocayla tartışabilsin. Biz aslında mütevazi olmayalım 2014’te aktif öğrenmenin önemini o dönem kavradık ve üniversitemizi tamamen bunun üzerine kurduk
Yapay zeka yan dal programı kurduk
2021 yılında yapay zeka yan dal programı tasarladık. Mimarlıktan mühendisliğe hukuktan eğitime kadar her bölüm öğrencilerinin alabileceği bir program tasarladık. Yönetmeliğe göre öğrenci o programdan ders alırsa yapay zekada yan dal programı yapıyor ve bunun belgesini de veriyoruz. Bunu kurguladık. Daha sonra liderlik programı kurguladık İlker başbuğ ve Ahmet Yavuz’un koordinatörlüğünü yaptığı ve girişimcilik yan dalları gibi bizi ayrıştıran bir yan dal programı daha kurduk.
30 Kasım 2022de dünyada Chat GBT lansmanı oldu. Biz ertesi gün hemen toplandık öğrenme öğretme merkezimiz müdür ve ekibiyle birlikte bir yapay zeka komisyonu kuralım ve bu yapay zeka araçları Chat GBT başta olmak üzere hemen derslerde kullanmaya başlayalım dedik. Chat GBT dersi koyduk hemen başka dersler de koyduk.
Mart 2024’te yapay zeka politika belgemizi yayımladık. Yapay zeka politika belgesi üniversitenin yapay zeka yol haritası demek. Yani akademisyenleri alacağı yollar nedir yapay zekayı nasıl kullanacaklar öğrenciler idari kadro kurum nasıl kullanacak bu yolu haritayı belirleyen bir yapay zeka politika belgesi yayımladık. Türkiye’de ilk yayımlayan üniversiteyiz hala ikinci yayımlayanı duymadık.
Dünyada ilk kez çıkan bir kitap
Nisan 2024 ‘te “The Impact of Chat CPT on Higher Education” adlı kitabımız yayınlandı. Kitapta yükseköğretim alanında zeka araçlarını kullanıp elde edilen sonuçlar, analizler ve yorumları içeriyor. Bu yükseköğretim alanında dünyada çıkan ilk kitap oldu.
Bu kitabın önsözünü Amerikan eğitim konseyi başkanı Ted Mitchell yazdı. Amerikan rektörlerinden oluşan American councils on education 110 yıllık bir kuruluş bu konseyin başkanının yazması kitaba ayrı bir değer kattı tabii ki bizi de onurlandırdı.
Türkiye'de ilk yapay zeka kafesini kurduk
Üniversitede bir yapay zeka kafe kurduk. İnternet kafeden esinlendik dünyada da benzeri yok henüz. Bir laboratuvar düşünün üniversitenin bilgi işlemlerinde ne olur Office uygulamaları üniversite adına satın alırsın herkes kullanır. Mart ayında öğrencilere hangi yapay zeka araçlarını böyle bir kafede ya da derslerde ve uygulamalarda görmek istersiniz diye sorduk. Bir de hocalara ve dekanlara sorduk öğrencilerin bilmediği başka uygulamalar olabilir diye. En yaygın kullanılanların lisanslı satın aldık. Her öğrencimiz bu yapay zeka Kafede bu uygulamalara ulaşabiliyor. Geçen sene eylül ayında birimlerimize Chat GBT'de her birime her bölümümüze satın aldık. Bütün bunları yapan şu an bir tek biziz.
Mezunların iş bulma oranı düşmedi
2018 yılında ilk mezunlarımızı vermeye başladık. İlk mezunları verdikten 3 ay sonra onları aramaya başlıyoruz tek tek telefonlarından arıyoruz. Altıncı aya kadar arıyoruz çünkü ulaşamadıklarımız oluyor bir şekilde onlara da ulaşmamız gerekiyor. Her yıl mezun olan öğrencilerin ortalama %97-98’ine ulaşıyoruz.
Orada şöyle sonuçlar elde ettik: Mezun olan öğrencilerimizin iş bulma oranı %82 ile %94 hiçbir yıl pandemi yılları dahil %82’nin düşmedik.