Anayasa Mahkemesi Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün tahliyesi yolunu açan karar verdi ya.
Önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çıkışarak; 'ben o karara saygı duymuyorum, uymuyorum da...' dedi.
Ardından ne kadar aymaz takıp edavat varsa peşinden geldi.
*
Neymiş efendim AYM hata yapmış.
Neymiş efendim Dündar ve Gül müebbet yatmalıymış.
Neymiş efendim bunların yaptığı gazetecilik değilmiş casuslukmuş.
*
İyi o zaman size kalırsa bu ülkenin mahkemelere falan da ihtiyacı yok.
Bir kişi ne derse o olsun.
Kimse yargıya başvurmasın.
AYM kalksın.
AİHM geçersiz sayılsın.
Nasıl olsa bizim bir bilenimiz var.
O asla hata yapmaz!
*
Niyahet AK Parti İstanbul 1. Bölge Milletvekili Metin Külünk; “AYM kaldırılmalıdır” diyerek noktayı koymuş zaten.
Twitter’dan mesajlar paylaşan Külünk “AYM Anayasal meşruiyet altında Milletin egemenlik hakkını gasp ediyor. Yeni Anayasa sürecinde AYM'nin varlığı tartışılmalıdır” diye de yazmış.
*
AK Parti çatısı altında dostluğum ve arkadaşlığım olan çok az kişiden birisi olan Metin Külünk bu yorumuyla beni hayal kırıklığına da uğrattı.
Mutlaka bir bildiği vardır.
Ne demek istedi acaba.
Canım ne varmış bunda falan demek istemiyorum.
Tek kelime ile bu açıklamadan dolayı üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum.
*
Mesela Başbakan Davutoğlu ise Külünk gibiler gibi yapmayarak; dün bir şiir okuduğu için cezaevvine gönderilen Recep Tayyip Erdoğan bu mahkemeler sayesinde bugün Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyor demiş.
*
Davutoğlu bu mesajı ile hem Erdoğan'a hem de onun AYM kararı sonrası; “Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum” şeklindeki değerlendirmesine destek verenlere ince bir mesaj vermiş oluyordu.
*
Ne diyelim Davutoğlu öyle diyor, Külünk gibiler AYM kapansın diyor, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı AYM kararını tanımıyorum saygıda duymuyorum diyor.
Hadi buyur buradan yak.
Hadi buyur övünerek Türkiye bir hukuk devletidir de bakalım.
*
Sevgili dostlar kusura bakmayın ama bazılarımızın aymazlıktan, vurdum duymazlıktan, görmezden gelmekten vazgeçerek artık gözümüzü dört açmamız gerektiğini bilmeliyiz.
Etrafı şöyle bir süzerek biz nereye gidiyoruz, ülkemiz ne halde diye değerlendirme yapmamız gerekiyor, zamanı geçti bile.
*
Bakın bu günler gelip geçer.
Hepimizin yine o yüce mahkemelere ihtiyacı olacaktır.
Allah korusun metin Külünk kardeşim yarın bir yargılama ile karşı karşıya kalsa yine AYM'lerin, AİHM'lerin, yüksek yargıların kapısını çalacaktır.
Bağımsız mahkemeler bir ülkenin en büyük güvencesidir.
Aksi halde adalet kayıtsız şartsız nasıl milletin olur!
*
Her gücü olan bir ülkede istediğini yaparsa.
Dilediğini hapse atıp-attırıp dilediğine özgürlük tanırsa.
Dilediğinin ticari hayatını bitirip dilediğini ihya edici ihaleler açarsa.
Ülke çıkarlarını değil, kendi çıkarlarını düşünerek hareket ederse.
Allah korusun bu durum ve tavır hepimizin sonunu getirir.
Bu tavırların kazananı olmaz.
*
Hem ülke kaybeder.
Hem ülke insanı kaybeder.
Kazanan sadece ve sadece Türkiye'nin kötülüğünü düşünenler olur.
Dün yazımızı bitirdiğimiz cümle ile yine bugün de bitirelim.
Bir gün ADALET HERKESE LAZIM OLUR...!