Beka meselesi

Beka meselesi
Seçimler için en sıcak dönem, seçim öncesindeki son haftadır. Bu dönem, aynı zamanda kararsızların da bir noktaya evrildiği, artık oyların kime verileceğinin belirlendiği, seçimler hakkında yapılan anket ve araştırmaların en gerçekçi sonuçları içerdiği zaman dilimi olması bakımından önemlidir.

Seçimler için en sıcak dönem, seçim öncesindeki son haftadır. Bu dönem, aynı zamanda kararsızların da bir noktaya evrildiği, artık oyların kime verileceğinin belirlendiği, seçimler hakkında yapılan anket ve araştırmaların en gerçekçi sonuçları içerdiği zaman dilimi olması bakımından önemlidir.
Bu son haftada Ak Parti lehine çok olumlu tahminler yürütemiyoruz. İzmir gibi, Ankara ve Antalya'nın da Ak Parti'nin elinden gitmekte olduğunu (Cumhur İttifakı'na rağmen) görür gibiyiz. Belirtmeliyiz ki; öngörülerimizi olabildiğince objektif olarak yapma gayretindeyiz. Gerçekler bazan acı reçete ile takdim edilebiliyor.
Cumhur İttifakı adaylarınının seçim kampanyası ve çalışması faaliyetlerine, adaylaların çalışmaları dışında bizzat Devlet Başkanı, bazı bakanlar, bir kısım milletvekilleri ve devletin diğer üst düzey görevlileri de destek veriyor. 
Millet İttifakı adayları arasında azımsanmayacak sayıda terörle ilintili oldukları söylenerek şikayet edilen şaibeli kimlikler var. Durum böyle olmasına rağmen, Cumhur İttifakı'nın (Ak Parti) umduğu oyu alamayacağı ve hayal kırıklığı yaşayacağı net olarak ortada. Bu vaziyet ülkenin geleceği adına düşündürücüdür. 
Kurulan ittifakların pompalamasıyla insanlar iki blok haline gelmiş, ülke tam anlamıyla ikiye bölünmüş. Bu bölünmüşlüğün seçimlerden sonra birileri tarafından         'kaşınacağı' unutulmamalı.
Şimdiden oluşmuş ve seçimler sonrasında da kışkırtılacak mevcut gerilimle Ak Parti; Chp ve müttefiklerini baskılamak için, seçim kazanmış belediye başkanı ve meclis üyelerini şikayet ederek görevlerinden aldırmak     isteyecektir. 
Buna mukabil Chp ve müttefikleri, seçimlerdeki oy kayıplarını, hatta kaybedilen büyükşehirleri öne sürerek Ak Parti'nin meşruiyetini gündeme getirecek, genel seçim isteyecektir. Böylece kaos ortamı ülkeyi kuşatacaktır. "Var mıydı, yok muydu?" tartışmaları arasında; ülkeye BEKA isimli gayet gürbüz bir çocuk doğmasına vesile olunacaktır. Ondan sonra suçluyu aramanın kimseye faydası olmayacak! İnşallah bütün bu yazılanlar boşa çıksın, biz yanılalım da  böyle bir sıkıntı yaşanmasın.
Altı ay, bilemediniz bir yıl boyunca temcit plavı gibi bu konu işlenip algı yapılcak, hükümet ilgisiz kalmayı başaramayacak; nihayet, erken genel seçim kararı alınacaktır. Ülke bir belirsizlik ortamına girecek ve erken genel seçim sonrası, çoğunluğunu kaybetmiş Ak Parti, yeni hükümetin oluşmasında Başkan tarafından değerlendirme dışında bırakılacak, hiç istenmeyen istikrarsız dönemler     başlayacaktır.
Bu akibeti görmemek için, yatırım ve hizmetlerin devamı adına sağ duyu sahibi Türk Seçmeni, yerel seçimde çok dikkatli karar vermelidir. Ak Parti kadroları ilk günkü kadrolarından çok farklı olarak bugün temiz ve saf duygular taşıyan temsilcilerinden yoksun durumda. Bir çok bakımdan "zillet/ şefkat" tokatını çoktan hak etmiş durumda olduğunu düşünebiliriz. Ama, memleketin selameti, bekası adına bunun ölçü ve ayarı son derecede önemlidir. Halkımızın ayarsız, şiddetli tokat atma ihtimali korkutuyor bizi... 
Selam ve sevgi ile. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.